Organ naklinde tıp ve hukuk karşı karşıya geldi Türk Böbrek Vakfı, BÖHAK (Böbrek Hasta Hakları Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği) ve Türkiye Organ Nakli Vakfı bir araya gelerek yasa ve mevzuat değişikliği için önerilerde bulundu. Geçtiğimiz haftalarda kamuoyu gündemine gelen organ nakli davasında akraba olmayan canlıdan organ nakline izin vermeyen etik komisyon kararını iptal eden mahkeme kararı, sivil toplum kuruluşlarını harekete geçirdi. Mahkemenin bu konuda yetkisi olamaz. Organ nakli koordinatörleri, İspanya modelinde olduğu gibi daha çok ikna edici olmalarını teminen psikolojik formasyon eğitimi almalıdırlar. BÖHAK Genel Başkanı A. Vahap Acar da, mahkemeden böyle bir kararın çıkmasının kamuoyunda organların pazarlanması şeklinde algılanacağı gibi hem sağlık hem de toplumun sosyal boyutlu yaşamında ciddi sonuçlar doğuracağı için kararı uygun bulmadıklarını dile getirdi. İptal kararının, zaten var olan organ ticareti - mafyasını daha da yaygın hale getirebileceğini belirten Acar; “Kadavradan bağışın önünün açılması için kişilerin sağlığında organ bağışına karşı çıkmamaları halinde, beyin ölümü durumunda aile izni aranmaksızın organları alınabilmedir. Bu konu için örnek önerimiz ise kişilerin nüfus cüzdanlarında organ bağışını belirtecek ayrı bir alan yapılarak beyin ölümü gerçekleşmesi durumunda organlarının bağış olarak alınabilmesidir” dedi. Türkiye Organ Nakli Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cemal Ata Bozoklar da, “Tıbbi etik, yazılı olmayan tıbbi kurallar ve değerler silsilesidir ve kanunlarla doğrudan aykırı olmadıkça hukuk tarafından değerlendirilemez. Son İdare Mahkemesi kararları Tıbbi Etik ve hukuku çakıştırdığı gibi son derecede tehlikeli bir süreçtir. İkisi ayrı ayrı kavramlardır ve toplumun her ikisine de ihtiyacı vardır, T.C. Sağlık Bakanlığı ve T.C Adalet Bakanlığı’nın bir araya gelerek yeni düzenlemeler yapması gerekir“ dedi. |
1979 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |