Konu vakfımızın yetkililerince de kontrol ve takip edilmekte olup, daha sonra pozitifleşen bir hasta ile birlikte toplam 18 hastamızın tedavisi için hiçbir fedakarlıktan kaçınılmayarak gereken her şey yapılmaktadır.

Türk Böbrek Vakfı Kapaklı Diyaliz Merkezinde tedavi olan hastalarımızın Haziran ayı rutin kan tahlillerinde,  merkezimizin sorumlu hekimi tarafından iki hastanın karaciğer enzimi (ALT) değerlerinde artış görülmesi üzerine hastalara HCV RNA ve antiHCV tahlilleri yaptırılmıştır. Bu tahlillerin sonucunun pozitif gelmesini takiben hastalar Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi yeni binalarına taşınma arifesinde olduğundan Edirne Tıp Fakültesi’ne götürülerek enfeksiyon hastalıkları servisi tarafından takip ve kontrol altına alınmaları sağlanmıştır.Diyaliz merkezimizde tedavi olan hastalarımızın Temmuz ayı rutin tahlillerinde herhangi bir yüksek değere rastlanmamıştır.

Ağustos ayında diyaliz hastalarımıza yapılan aylık rutin kan tetkiklerinde,  ilave olarak dört hastanın daha ALT değerlerinin yüksek çıkması üzerine hastaların hemen HCV RNA’ları ve Anti HCV’lerine baktırılmış, bunların da pozitif çıkması üzerine Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğüne konunun  bildiriminin ve ihbarının yapılması gerektiği için 22.08.2016 tarihinde bildirimde bulunulmuştur. Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğü tarafından bu konu ile ilgili kurulan ve NKÜ’dennefroloji ve enfeksiyon uzmanları, Çorlu Devlet Hastanesi’nden nefroloji ve mikrobiyoloji uzmanları, müdür yardımcısı ve idari personelinden oluşan araştırma komisyonu, 29.08.2016 tarihinde merkezimize gelerek incelemelerde bulunmuş, komisyon raporu doğrultusunda İl Sağlık Müdürlüğü tarafından merkezimizdeki tüm hastalara HCV RNA testinin yaptırılması ve enfeksiyon hastalıkları ile mücadele önlemleri çerçevesinde yeni hasta alınmadan mevcut hastalarımızın tedavilerine devam edilmesi talimatı verilmiştir.

Eylül ayı başında tüm hastalarımızdan alınan kan örnekleri Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğünün talebi doğrultusunda Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğünün akredite laboratuvarına gönderilmiş ve sonuçları 09.09.2016 tarihinde tarafımıza iletilmiştir. Bu sonuçlarda HCV RNA’sı pozitif olan toplamhasta sayısının 17’ye yükseldiğinin görülmesi üzerine İl Sağlık Müdürlüğü  aynı gün merkezimizi NKÜ’de toplantıya çağırmıştır.

NKÜ enfeksiyon hastalıkları ve nefroloji uzmanları ve İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri  ile birlikte yapılan toplantıda tedavi süreçlerimiz irdelenmiş, sadece kan yolu ve cinsel temas ile bulaşabilen ve bulaşma riski maksimum %5 olan “Akut HCV(+) enfeksiyon yayılımının kök nedeni” için kendilerinden görüş sorulmuş, ancak ilgili uzmanlar bu konuda yapılan araştırma henüz sonuçlandırılmadığı için net bir görüşe varılamadığını belirterek,  enfeksiyon hastalığı ile mücadele yöntemine devam edileceğini ifade etmişlerdir.

Tüm Akut HCV(+) enfeksiyonlu hastalar, NKÜ Tıp Fakültesi enfeksiyon hastalıkları ve nefroloji servislerinin takibi altındadır. Tüm süreçler, diyaliz merkezimiz ile birlikte T.C. Sağlık Bakanlığı ve Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğü kontrolü ve denetimindedir.  Akut HCV(+) yayılımı konusunda Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü laboratuvarlarında Akut HCV(+)’li hastaların virüs genotiplemesi/sekans analizi yaptırılmaktadır. Bu hastaların dördünün değerlerinde düzelme olduğu görülmekte olup, doğrulama tahlillerine devam edilmektedir.

Konu vakfımızın yetkililerince de kontrol ve takip edilmekte olup, daha sonra pozitifleşen bir hasta ile birlikte toplam 18 hastamızın tedavisi için hiçbir fedakarlıktan kaçınılmayarak gereken her şey yapılmaktadır. Yetkililerce HCV(+) yayılımı konusunda “kök neden” tespit edilmesi halinde, vakfımızca gerekli işlemler ivedilikle gerçekleştirilecektir.

Ayrıca, Akut Hepatit C virüsü bulaşması nedeniyle Tekirdağ Devlet Hastanesi’nde yoğun bakımda yattığı iddia edilen çocuk hastamız, aslında altı aylıkken yakalanmış olduğu “sistinozis” isimli kalıtsal hastalıktan kaynaklanan komplikasyonlar nedeniyle enfeksiyon hastalıkları ara yoğun bakım servisinde bulunmaktadır. Hastane yatışının Akut Hepatit C ise hiçbir ilgisi yoktur.

 Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

 Türk Böbrek Vakfı

Yorumlar