Yine bir 14 Mart ve yine bir Tıp Bayramını daha kutlayacağız… Hekimler ve sağlık çalışanları için güzel sözler söyleyeceğiz… Ama gün ağarmadan söylediklerimizi unutacağız…Yine bir 14 Mart ve yine bir Tıp Bayramını daha kutlayacağız… Hekimler ve sağlık çalışanları için güzel sözler söyleyeceğiz… Ama gün ağarmadan söylediklerimizi unutacağız… Ve yine akşam haberlerinde yine bir doktora veya bir sağlıkçıya şiddet haberi duyacağız… Dinlemeyeceğiz bile “Boşa dövmemişlerdir onları” nidaları ile… Çünkü yargılayıp kafamızdan silmişiz hekimleri ve sağlık çalışanlarını. Sağlık Bakanlığının beyaz kod verilerine göre son 5 yılda şiddete uğrayan sağlık çalışanı sayısının 60 bin olduğunu, 42 bin sağlık çalışanının sözel şiddete, 18 bin sağlık çalışanının da fiziksel şiddete maruz kaldığını, hekimlere karşı açılan malpraktis davalarının arttığını ve bu davaların 2/3’ünün hekimler aleyhine sonuçlandığını da biliyoruz… Şimdi soruyorum sizlere; bu iklimde, bu ortamda hekimlik yapmak kolay mı? Gelinen noktada “Hekimler İtibarsızlaştırılıyor”... Ve bu duruma yol açan nedenler ise çözüm bekliyor... ♦ Hekiminizden daha iyi bir “doktorunuz” var artık, “Doktor Google Amca”... Çöpe atın kullandığınız hayati öneme sahip kalp ilaçlarınızı... Reçetede “sabah akşam birer tablet yazıyor”, oturun koltuğa açın tabletinizi sorun Google Amcaya... Sonrasında tansiyon ilacı yerine limon sıkıp içenler mi istersin, sarımsak bahçesi gibi gezenler mi? Ama unutmayın, Doktor “Google Amca” gerçek doktor değildir, yapamaz sizin bypass ameliyatınızı... Bulamazsınız hiçbir acil serviste ilk yardımınızı yapan Doktor Google Amcayı... Ama bilinçaltımıza kazılan sonuç ise net “kimmiş hekimler, internette her tıbbi bilgi var zaten...” ♦ İlaç yerine bitkileri, hekim yerine şifacıları tercih eder olduk... Cep telefonu alırken en son teknolojiyi tercih eden bizler, son sağlık bilgilerini ise şifacılardan alıyoruz. Gelsin; Endokrin Hekimleri yerine beslenme uzmanları, Psikiyatri Uzmanları yerine enerji terapistleri... Görüyoruz ki medyada şifacılar işinin uzmanı hekimlerden daha fazla reyting yapıyor... ♦ Bedelini ödeyen medyada program yaparsa... Bu kısmı okurken lütfen “işkilli olanlar tıngırdamasın...” Hekimlerimize, özel sağlık kuruluşlarımıza bu tip programlara katılmaları için teklifler geldiğini biliyoruz. Parayı verip program bedelini ödeyen, konunun uzmanı olmasa da her fikri olan TV’lerde konuşup halkı yönlendiriyor… Ekranlarda ise Şeker Hastalarına "İnsülinlerin alınması şart değil" diyenler, “aşı olmaktan” bireyleri soğutanlar… Konunun gerçek uzmanları da “gerçekleri neden para vererek söyleyeceğim” diye sorularınızı bekliyor. Bu gerçeği; İstanbul Tabip Odası İTO Başkanı Dr. Pınar Saip bir kamuoyu açıklamasında “Basın, yayın organlarında, sosyal medyada sık sık bazı tıp doktorlarının ‘ezber bozan’, ‘tabu yıkan’, ‘şoke eden’ açıklamaları yer alıyor. Araştırıyoruz, gereğini yapıyoruz..” diyerek teyit ediyor. ♦ Hekimlere karşı güvensizlik ve şüphecilik artıyor… “Tomografi, MR çekimlerinde OECD ülkelerinden öndeyiz” gibi haberler ile hekimlerin teşhis metotlarına, istedikleri tahlil ve tetkiklere, reçetelerine aslında özetle, ilaçlara, tıbbi cihazlara, sağlık sistemine karşı güvensizlik pompalanıyor kamuoyuna… Oysa kışkırtılmış sağlık arzusu ile bu duruma geldiğimizin farkında bile değiliz… Sebeplerine de odaklanmıyoruz… ♦ “Prospektüs uzmanı komşunun” dediği hekimin reçetesinden daha evladır anlayışı! Prospektüs okuyarak alaylı hekim olmuş komşularına inanlar, hekim reçete yazdığı için inadına kullanmayanlar, hekimin kıyafetini oturuşunu beğenmeyip yazdığı reçeteyi reddedenlerin arttığı ve ilaçlarını kullanmadığı için şikayetim geçmedi diye acil servislere başvuranların hayli fazla olduğu bu ortamda “sizin hekiminiz sizi ikna etmek için ne yapabilir ki??? “ ♦ Hekimiz ve ilkemiz “önce zarar verme”… Biz hekimiz ve rahatsızız; “hekimin itibarsızlaştırılmasından ve sağlıkta şiddetin artmasından”… Ayrıca sağlık sadece hekimlerin/sağlık profesyonellerinin üzerinde söz söyleyebileceği bir konu değildir ve bu tartışmaların çok paydaşın katılımıyla yapılmasında hiçbir sakınca görmüyoruz ama kuralına uygun bilimsellikten şaşmamak kaydıyla yapılırsa… ♦ Ümitliyiz… Geçtiğimiz günlerde bir basın demecinde Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Başkanvekili Sayın Prof. Dr. Serkan Topaloğlu “Reyting ve popülerlik uğruna bilim insanlarının ve hekimlerin itibarsızlaştırıldığı, hatta hekime yönelik şiddeti artırdığı kanaatindeyiz.” Diyerek düşüncelerimize, hislerimize tercüman oldu, çözüleceğinden ümitliyiz… 14 Mart 1915 yılında vatan için mezuniyet veremeyip canlarını veren tıbbiyelileri de unutmadan, Hekimlik onurunun çiğnenmesine aldırmadan hastalarının tedavisine devam eden, Paragöz canavarlar olarak tanımlanmalarına rağmen ameliyatlarını aksatmayan, Başkalarının dertleri ile dertlenip, Yaz, kış, yağmur, çamur, kar, bayram tatil demeden görevinin başında olan Kişisel işlerini mesleki ve toplumsal sorunların hep bir adım gerisinde tutan Hekimler başta olmak üzere tüm Sağlık Personelinin Tıp Bayramını kutluyoruz… Saygılarımla… Dr. Feza Şen
|
577 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |